
Dedimki hiç üzülmesin. Ne olursa olsun üzülmesin hiç. Şu an gelebilecek hiç bir üzüntüyü kaldıramaz. Yorgun, dalgın ve düşünceli. Dayanamaz, daha çok yıpranır dedim. Yorgun olmasa bile hiç üzülmesin. O kara gözler hep gülsün dedim. Benimleyken gülmesi için ne gerekiyorsa yaptım, bensizken de gülsün istedim. Sadece o kara gözler gülsün ve mutlu olsun istedim.
Değerlimdi çünkü değer verdiğim. İnsan değer verdiğine kıyamazki hiç. Ne sebeple olursa olsun. Değer verdiğinin gülmesini, mutlu olmasını ister insan. Her şey den öte her anında yanında olabilmeyi, destek olabilmeyi, mutluluğunu ister insan. Öyle istedim bende. Yanında olmayı, destek olmayı, mutluluğu için elimden ne geliyorsa yapmayı ve mutlu olmamızı istedim sadece.
O ne istedi bilemiyorum. Ama beni düşünmüyordu hiç. En azından son zamanlarımızda öyle hissediyordum diyeyim. Ben üzülmüş müyüm, kırılmış mıyım önemi yoktu onun için. Ben mutlumuyum, neşelimiyim önemi yoktu. Sadece kendisi vardı. Kendi ne isterse o olacaktı. Öylede oluyordu zaten. Gelmek isterse geliyor, gülmek isterse gülüyor, eğlenmek isterse eğleniyor, üzülmek isterse üzülüyordu… Bizim değil kendisinin ne istediği önemliydi.
Ama ben yine de üzülmesin istedim. Kendimi bir kenara koyup üzülmesin istedim. Güçlü olmak istedim onun yanında. Ona bir şekilde dokunabilmek ve destek olabilmek istedim. Güç buldum onunla, kendimi buldum. Kendimde eksik olan bir parçayı buldum. Kendimi onunla tekrar buldum ben 25 yıl sonra.
Ama sonuçta yine üzülen ve kırılan ben oldum. Günler, haftalar sonra halen kalbimin bu ağrısıyla gözüme uyku girmeyen, gün içerisinde yaptığı hiç bir şeyden keyif almayan bir ben oldum. Oysa bunları hissetmiyordum hiç. Bu zamana kadar beni yanıltmamış bu hislerim, bana bunları göstermemişti hiç. Bana bu kadar kötü sonuç olabileceğini kırılıp, parçalanabileceğimi göstermemişti.
Her şeye rağmen iyi olmasını, mutlu olmasını ve gülmesini istiyorum. Çünkü o kara gözler ve o saf kalp bunu o kadar çok hak ediyordu. Onun kilometrelerce uzağımdayken dahi güldüğünü, mutlu olduğunu hissetmek istiyorum. Kara gözlerinin güldüğünü, etrafına ışık saçtığını ve neşe içinde baktığını bilmek istiyorum. Bunu bilmek kırıklarımı saramaz belki ama en azından acımı hafifletir.
Ama yine de değer verdiği biri tarafından üzdüğü kadar üzülsün, kırdığı kadar kırılsın da istiyorum. Kötü bir şey yaşaması ya da beddua olarak söylemiyorum bunu. Sadece bana hissettirdiği ve yaşattığı duyguları çok ama çok az da olsa hissetmesini ve yaşamasını istiyorum. Benim yaşadıklarımı anlayamaz belki ama en azından az da olsa hissetme şansı elde eder bu dünyada. Benim gibi yarı yolda bırakılsın ya da parçalanacak kadar kırılsın da demiyorum. Az da olsa bunları hissetmesini istiyorum sadece.
Ama ne olursa olsun buna sebep olan kişi ben olmamalıyım hiç bir şekilde. O gözlerin üzülmesine, o kalbin kırılmasına sebep ben olmamalıyım. Zaten değer verdiği biri tarafından yaşasın dedim. Değer verdiğim bana değer veriyor mu onu bile bilemiyorum ki.
BT Köşe Yazısı - Dedim Ki